Meclis’te , Saadet Partisi’nin “Adalet reformu”; İYİ Parti’nin “Sağlıklı gıdaya ulaşımda yaşanan sorunlar”; DEM Parti’nin “Tüketici sağlığının korunması, gıda güvenliği, taklit ve tağşiş” ve CHP’nin “Anayasal örgütlenme hakkı” ile ilgili grup önerileri ayrı ayrı görüşüldü.
Partisinin grup önerisi üzerine konuşan Saadet Partisi Grup Başkanvekili İsa Mesih Şahin, adaletin toplumsal düzen için en önemli dinamik olduğunu belirterek, “Yargının önemli sorunları var. Bütün yapısal sorunların çözümü için araştırma komisyonu kurulmasına ihtiyaç var. Vatandaşlarımızda olan cezasızlık algısını kaldırmak için eşitlikçi ve adil bir düzenlemenin yapılması gerekir. Süresiz nafakanın hakkaniyetle ele alınması gerekir.” dedi.
İYİ Parti Denizli Milletvekili Yasin Öztürk, gıda güvenliğinin önemine değindi.
Gıda güvenliğinin halk sağlığını doğrudan etkilediğine dikkati çeken Öztürk, vatandaşlara sağlıklı gıdanın sağlanması için denetimlerin yapılması, caydırıcı cezaların getirilmesi, tüketicilerin de şüphelendikleri gıdalarla ilgili yetkilileri bilgilendirmesi gerektiğini söyledi.
DEM Parti Bitlis Milletvekili Hüseyin Olan, Türkiye’nin birçok stratejik tarım ürününde dışa bağımlı olduğunu, tarım alanlarının boş kaldığını, çiftçilerin yalnız bırakıldığını iddia etti.
Taklit ve tağşiş ürünlere de dikkati çeken Olan, kamuoyunun doğru ve şeffaf bir şekilde bilgilendirilmesini istedi.
CHP Manisa Milletvekili Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu, Manisa’nın Soma ilçesindeki bir maden firmasına yönelik işçilerin yaptığı eyleme değinerek, “İşçileri sendikaya üye oldukları, örgütlendikleri için işten çıkarıldılar.” dedi.
Genel Kurulda CHP, DEM Parti, İYİ Parti ve Saadet Partisinin gündeme ilişkin grup önerileri kabul edilmedi.
KILIÇDAROĞLU HAKKINDA VERİLEN KARAR
Öte yandan, görüşmeler devam ederken yerinden söz alan CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, İstanbul 48. Asliye Ceza Mahkemesinin, eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu hakkında zorla mahkemeye getirme kararı verdiğini belirterek, karara tepki gösterdi. Başarır, şunları kaydetti:
“Ülkeyi bu haberle meşgul edenlerden utanç duyuyorum. Genel Başkanı’mız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu bu partinin onurudur, gururudur, milyonların da saygı duyduğu bir isimdir. İstanbul 48. Asliye Ceza Mahkemesi, Cumhurbaşkanı’nın avukatlarının şikayeti üzerine kendisi hakkında zorla getirme kararı vermiş.
Herkes şunu bilsin ki Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nu zorla oraya getirebilecek bir güç yok. Kim bunlar? Ülkenin hukuku utanç verici bir noktaya gelmiştir, yargısı taraflıdır. İşte, CHP’nin 128 milletvekili, 81 il başkanı, milyonlar burada, alabiliyorsa gelsin o mahkeme alsın. Ankara’da oturan birisinin zorla getirme kararının İstanbul’dan verilmesinin ne demek olduğunu bilirim. Bu saygısızlıktır, Meclise saygısızlıktır.”
“ORTAMI GERMEYE GEREK YOK”
Başarır’ın eleştirilerine cevap veren AKP Grup Başkanı Leyla Şahin Usta, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ismi karıştırılarak böyle bir iddiada bulunmanın hem yargıya hem de ülkenin Cumhurbaşkanı’na saygısızlık olduğunu belirtti.
Usta, “Cumhurbaşkanı’mızın işini gücünü bırakıp da mahkemeye böyle bir talimat vereceğine kimse inanmaz, bu haberi kim çıkardıysa külliyen yalandır. Bunun hesabı sorulacaksa avukatları mahkemeyle görüşür ve sorarlar. Bu tip iftira ve yalan iddialarla Mecliste bu ortamı germeye gerek yok. Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun vereceği bir hesabı varsa, mahkemeyle bir hesabı varsa bunu avukatları aracılığıyla görüşür ama Sayın Cumhurbaşkanı’mızın isminin kasten karıştırılmasını hiç doğru bulmuyoruz. Meclisten yargıya gözdağı verilmeye çalışılıyor. Hukuki süreç devam ediyor. Konunun buraya taşınması yargıya müdahale etmek demektir.” değerlendirmesinde bulundu.
Saadet Partisi Grup Başkanı Selçuk Özdağ ise yargının verdiği kararlarda zafiyetlerin oluşabildiğini ama bu tür sorunların konuşarak çözülmesi gerektiğini söyledi.
Konuşmaların ardından Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi üzerindeki görüşmelere geçildi.
